Stupor: Hastanın yalnızca ağrılı uyaranlara yanıt verdiği koma evresi.
Hemoperitonyum: Periton denilen karın zarının içine kanama olması.
Sedasyon vermek: Hastayı uyutucu ilaç vermek.
VKİ: Vena kava inferiyor, geniş çaplı bir toplardamar.
Wheezing: Patolojik (sağlıklı insanlarda duyulmayan) solunum seslerinden biri, hışıltı.
2.Bölüm: Xpert: Bir tıbbi cihaz markası.
TB: Tüberküloz.
MDR-TB: Multi-drug rezistan tüberküloz. "Çok ilaca dirençli tüberküloz" demektir ve bazı hastalardaki tüberküloz hastalığının belli başlı antibiyotik gruplarına dirençli yani yanıtsız olduğu anlamına gelir.
YBÜ: Yoğun Bakım Ünitesi.
Kontraktilite: Kasılabilirlik.
XDR-TB: Yaygın ilaç dirençli tüberküloz.
BUN, kreatinin: Böbrek fonksiyonunu gösteren bir kan testleri.
Lobektomi: Kelime anlamı lob çıkarmak.
Raytengıl: Bir ameliyat malzemesi, aslında right angle adında ama dilimize direkt böyle Türkçe yazılışıyla geçmiş.
Kelly, Bovie, Metzenbaum: Bunlar özel isimli ameliyat malzemeleri. Dünyanın her yerinde bu isimlerle anıldıklarından Türkçe çevirileri yok.
3.Bölüm: Carnett işareti: Karın ön duvarındaki kasların kasılmasıyla, karın ağrısı hastalarının ağrılarının artması.
GSV: Alt ekstremitede yer alan büyük bir toplardamar.
Nörorafi: Kopmuş veya kesilmiş sinir uçlarının dikişle birleştirilmesi.
Hipoglisemi: Kan şekeri düşüklüğü.
Splenektomi: Dalağın çıkarılması.
4.Bölüm: Subkütan: Cilt altı.
Hematemez: Kısaca kanlı kusma.
Nekroz: Doku ölümü.
Frozen: Ameliyat esnasında biyopsi alınması ve 15-20 dakika içinde patolojisinin sonuçlanması işlemine genel olarak frozen inceleme denir.
5.Bölüm: Sludge: Organofosfat içeren böcek ilaçları ile zehirlenme sonrası görülen semptomların baş harflerinden yapılan bir kısaltma.
airway: Solunum desteği sağlamada kullanılan tıbbi malzemelerden biri.
V-fib: Ventriküler fibrilasyon. Aritmi çeşitlerinden biri.
Hemotoraks: Göğüs kafesi içerisinde kanama olması.
Antidot: Panzehir.
6.Bölüm: Önyük: Kalp fizyolijisine ait bir terim.
KONOS: Korean Network for Organ Sharing (Kore Organ Paylaşma Ağı)
dung: Korece'de gübre anlamına geliyor. Bu nedenle Doktor Ung, Doktor Dong lakabının dikkatli söylenmezse yanlış anlaşılabileceğini söylüyor.
SMV: Bir toplardamar adı.
viral markır: Kelime anlamı olarak genel bir kavram olmakla beraber pratikte daha çok hepatit b, hepatit c, hiv gibi kan yoluyla en çok bulaşan hastalıkların varlığını gösteren tetkikleri ifade eder.
Seo Woojin dizide, hastadan kendisine bulaşma ihtimali olan bir hastalık varsa bilmek için hastanın viral markırlarını yani bahsettiğim hastalıklarla ilgili kan değerlerini kontrol ediyor.
7.Bölüm: Septisemi: Enfeksiyonun kan dolaşımına geçip tüm vücuda yayılması.
Eksploratuar torakotomi: Göğüs kafesinin, kanama ve yaralanma kaynağının aranması, biyopsi vs. çeşitli amaçlarla açılmasıdır.
Betadin: Antiseptik bir solüsyon
8. Bölüm: AÇT: Aldığı çıkardığı takibi. Hastanın aldığı toplam sıvı ile çıkardığı sıvının takip edilmesi anlamına gelir.
Pulse (oksimetre): Hastanın nabzını ve satürasyonunu ölçerek bir ekrana yansıtan tıbbi ekipman.
9.Bölüm: TYD: Temel Yaşam Desteği.
Kolorektal (cerrahi): Kolon (kalın bağırsak) ve rektum (kalın bağırsağın anüsten dışarı açılmadan önceki son bölümü) ile ilgilenen Genel Cerrahi dalı.
ATYE: Afet Tıbbi Yardım Ekibi
RTS: Revize Travma Skoru, travma hastalarının durumlarının ciddiyetini belirlemede kullanılan bir skorlama sistemi.
Inhaler: Solunum yoluyla uygulanan bazı ilaçların kullanımını sağlayan araç.
AR: Açık redüksiyon, kırık kemiğin ameliyatla düzeltilmesi.
IF: İnternal fiksasyon, kemik üzerinde kalan araçlarla içten tespit yöntemi.
11.Bölüm: IO: İntraosseöz yani kemik içinden damar yolu açılması.
Hiperkalemi: Kanda potasyum yüksekliği.
SRRT: Sürekli Renal Replasman tedavisi, özetle özellikle yoğun bakım hastalarında kullanılan bazı diyaliz yöntemlerine verilen addır.
13. Bölüm: MTP (Masif Transfüzyon Protokolü): Tanımlarından biri, hastaya 24 saat içerisinde 10 üniteden fazla kan ürünü verilmesidir.
KTDB: Kore Travma Veri Bankası.
TK: Trafik kazası.
TEVAR: Damar içinden ulaşarak göğüs bölgesindeki aort kısmının onarılması.
Skalp: Saçlı deri.
15. Bölüm: İVK: İntraventriküler kanama. Beyinde ventrikül denilen yapıların içine kanama olması.
TİK: Travmanın indüklediği koagülopati yani hastada travmadan kaynaklanan bir pıhtılaşma bozukluğu gelişmesi.
EVD: Ekstraventriküler Drenaj, ventrikül içindeki sıvının boşaltılmasını sağlayan bir girişimsel işlem.
0 Yorumlar